MEYlenmek
photographer, traveller, dreamer, blogger, artist...
1 Temmuz 2016 Cuma
MEYlenmek: KIBRIS ( kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti)
MEYlenmek: KIBRIS ( kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti): Bir Diğer Büyük Ada : KIBRIS Sıcak yaz günlerinin tam ortasında yeni ayın ilk günündeyken ve bayram tatili başlamış be...
KIBRIS ( kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti)
Bir Diğer Büyük Ada : KIBRIS
Sıcak yaz günlerinin tam ortasında yeni ayın ilk günündeyken ve bayram
tatili başlamış ben de Kıbrıs’tan yeni dönmüşken bloğun yeni konusu elbette
Kıbrıs olmalıydı.
Açıkçası çok eskiden Kıbrıs ile
ilgili tatiller duyar, görür gitmeyi de çok isterdim. Şimdi son aylarda
işim gereği sıklıkla gittiğim ada hakkında biraz olsun fikre sahip oldum ve
sizlerle paylaşmak isterim.
Öncelikle bana Makedonya ( bizdeki adıyla) gibi arada kalmış bir ülke
Kıbrıs. Ne yazık ki kimliği yok. Ve şu efsane sandığımız Türkleri sevmiyorlar
kısmı doğru. Geçtiğimiz günlerde bizzat adalı bir taksiciyle uzunca sohbetim
sırasında ciddi bir tartışmanın sonucunu tatlıya bağlayarak olayı çözdüm. Neden
sevmiyorsunuz dedim , bana kendince
haklı nedenler söyledi. Adayı da ada halkını da huzursuz edeni, suretini değiştireni kim sever ki?
Ne diyebilirim. Kıbrıs halkı çok farklı şehirlerden gelmiş Türkler ve
başka ülkelerden de gelen çok çeşit uluslu bir ada. Dünya da güney Kıbrıs ın tanındığını
düşünürsek kuzey Kıbrıs ne yazık ki tanınmayan arafta bir bölge.
Bu hali elbette ülkenin ( bölge) gelişmesini de engelliyor.
Mesela en çok dikkatimi çeken şey tekstil vb nin çok pahalı ve
kalitesiz oluşu. Zaten alkol dışında herşey pahalı ve sahte. Gördüğünüz tüm
büyük markalar aslında sadece iyi birer kopya. Gösterişli oteller ( ki bence
değil) ve casinolar dışında adada gidilecek cafe , eğlence merkezi, restaurant
gibi yerler yok denecek kadar az. Olanlar da ne yazık ki kötü işletme kurbanı.
Şimdi hep kötü özelliklerinden bahsediyor gibi görünsem de gördüğüm ve
hissettiklerimi yazıyorum. Kıbrıs’a kimler gider ya da tercih eder? Açıkçası
ben değil. Deniz içinse bizim kıyılarımız daha güzel, otellerse çok daha
iyileri ya da lükslerine sahibiz. Yeme içme deseniz ne yazık ki o da değil.
Hellim peyniri bizde de bulunuyor. Doğası için desek hiç bir özelliği yok.
Kurumuş dağ taş geniş araziler ve her gördüğümde feci sinirlendiğim neden bu
arazileri yeşillendirmiyorlar diye söylendiğim bir doğa turisti çekmez.
Sadece iki özelliği ile gidilebilir ki o da bu özellikleri tercih
edenler için.
Birincisi casino hayatını isteyen ve tercih edenler için cennet Kıbrıs
, ikincisi ise yurtdışı için vizesi olmayan vize sorunu olanlar için kaçış
noktası.
Ha bir de kaçamak yapmak isteyen şu işadamları için de cennet olabilir
elbet. Ne de olsa alkol, casino ve her türlü imkanı kimselere görünmeden
yapabilirler.
Ama şimdi kalacak yer ve yapılacaklar önereceğim. Sadece merak edip
güzel bir tatil yapmak isteyenler için.
Konaklama:
* Lefkoşa (Ercan Havaalanı Da
Burada)
- Golden Tulip Otel
* Girne
-Merit Otel
- Malpas Hotel
- The Colony Hotel-
- Cratos Hotel
- Elexus Hotel
- Grand Pasha Otel
- Merit Otel
- Acapulco Resort
- The Savoy Ottoman Palace
* Gazi Magosa
- Salamis Hotel
* İskele
- Nuhun Gemisi Otel
Girne de Cratos ve Elexus
benim önerim olacak ama aslında tüm oteller güzel . sizlere yazdığım oteller 5
yıldızlı ve içlerinde zaten yok yok. Öyle ki otele girdiğiniz de şehire
çıkmıyorsunuz bile. Ama elbette gitmeli Girne
Kalesi ve limanını görmelisiniz.
Çarşısında dolaşmalı ve sizlerde neler hissettiniz benimle buraya yorum yazarak
paylaşmalısınız ki bakalım duygularımız aynı mı? Girne de mekan olarak çok
sevdiğim ama işletmesini çok çok zayıf bulduğum bir mekan var. Adı Ego. Eski bir Rum binası bahçeli ,
güzel mi güzel . Cafe bar olarak liman
dışındaki en güzel yer bence. Zaten sanırım başka bir yer de yok. Ancak
kesinlikle kişilikli bir dekorasyona ve hizmete girmeli.
Yemek için , deniz kenarında
oldukça güzel bir manzaraya sahip ve leziz yemekleri ile kaliteli hizmeti de
buluşturmuş bir mekan olan Eziç peanuts öncelikli önerim olacak.
İtalyan mutfağını sevenlere “I
Belli” ve “Cielo” önereceğim. Ancak
bir İtalyan adı koyarak ( ki okunuşu ve anlamını bile bilmeden neden konulur
hiç anlamam) aynı kalite ve hizmete ulaşmak mümkün olmuyor.
Cratos’un da deniz kenarında küçük limanında sıralanmış çok güzel restoranları
var. Özellikle meyhane tarzında balık keyfi yapmak isteyenlere öneririm. Adı
bile gitmek için sebep bence “MEYblu”
Ve Elexus içinde birbirinden farklı 7 restoran mevcut. Ama özellikle otelin bir başka özelliğinden
bahsetmek isterim ki sanırım Girne’nin en büyük sahiline ve beach ine sahip.
Nefis bir Mia beach club ı var. Kendinizi bambaşka bir dünyada hissedebilir
gündüz havuz ve plajından akşam bar ve
restoranına kadar canlı müzik ve ünlü dj ler ile eğlencenin başladığı yerde
tatil yapabilirsiniz. Otelin sloganı da böyle “ hikayenin başladığı yer”.
Ancak bu devasa büyüklükteki otelin bir kaç ay önce açıldığını ve hala
tamamlanmakta olduğunu da belirtmeliyim. Ama bu tamamlanma hiçbir hizmette
sorun yaşatmıyor ve size elbette hissettirmiyor.
Ulaşım
Bir çok hava yolu adaya uçuş sağlıyor. Ben tüm uçuşlarımı Atlas global
ile yaptım. Gayet memnun kaldım ki normal de thy ile uçarım.
Otellerin hepsinde ( bildiğim kadarı ile böyle) transfer hizmeti
mevcut. ( ya da casino ve özel müşterilere)
Şehir merkezinden otellere de ulaşımı sağlayabileceğiniz minibüsler
var. 2.5 ile 3.5 arası değişiyor. Elbette rent a car ve taxi leri de tercih
edebilirsiniz. Ancak araçlar bizdeki gibi değil direksiyonlar sağda, trafik
akışı da. Bu nedenle kazaya sebep olmamak için araç kiralamak öneri dışımda.
Taksiler ise kesinlikle korkunç bir fiyat tarifesi var. Her taksi
kafasına göre uyguluyor ve bu konuda yabancılara hiç iyi davranmıyorlar. (
Türklere)
Adada bir de benim gibi komik anlar yaşamanız çok olası. Mesela Girne –
Magosa otobüsünde bilet kontrolü yapan adam da dahil hiçbir Kıbrıslıyı
anlamadım. Anladıklarımda da çok zorlandım. Kendilerine özgü bir lehçeleri var.
J
Kıbrıs a özgü Hellim peyniri bol bol yiyin ve dönüşte almayı da
unutmayın. Bir de Türkiye’de olmayan ya da çok pahalı olan içkilerden de bol
bol depolayabilirsiniz. Atatürk uçuşlarında 5 lt valiz de geçebiliyor. Freeshop
tan da 3 lt alabiliyorsunuz. (8 lt taşıyabilirsiniz yani)
Görülecek yerler :
*Girne Kalesi Ve Batık Gemi
Müzesi
* Tarihi Girne Limanı
*Beşparmak Dağları
* Bellapais Manastırı Ve
Çevresi
* Buffavento Kalesi
* Archangelos Michael Kilisesi
Ve İkon Müzesi
* Sourp Magar Ermeni Manastırı
* Antik Lambousa Şehri – Lapta
* Pigadhes Tapınağı – Çamlıbel
* Barnabas Manastırı
*St. Mamas Kilisesi
* St. Hilarion Kalesi
* Salamis Antik Kenti
* Selimiye Camii ( St. Sophia
Katedrali )
* Soli Antik Kenti
Yeme – İçme
* Baf
sakızı ( günümüzde kullanımını yitirmiş olsa da çitlembik ağacının reçinesinden
yapılan ve Kıbrıs a özgü sarımsı beyaz bir
çiklettir.
* Fırın kebabı parçalar halinde
kesilmiş kuzu ya da oğlak etinden yapılan ve patatesle fırında pişirilen, süzme
yoğurt ve bulgur pilavı ile servis edilen adaya özgü kebap.
* Hellim peyniri : koyun ve ya keçi sütünden yapılan oldukça sert ve
lezzetli olan bu adaya özgü peynir aynı zamanda kızartılarak da tüketiliyor.
* Kıbrıs ekmek kadayıfı : Kıbrıs peynirlerinden nor peyniri, döğülmüş
badem ile ekmek kadayıfının içine konularak ,üzerine şerbet dökülüp kısık
ateşte pişiriliyor.
* Pirohu : Kıbrıs’a özgü bir başka hamur yemeği olan pirohu, içine nor
peyniri ve nane konmuş hamurun haşlanması ve üzerine de hellim rendelenmesiyle
yapılır, sıcak yenir.
* Kıbrıs patatesi ve Kolokas : dünyaca ünlü Kıbrıs patatesi lezzeti ile
Avrupa’da olduğu gibi İngiltere’de de en gözde patateslerden. Tavuk ve kuzu eti
ile yahni şeklinde pişirilen kolakasın küçüğüne de bullez deniliyor ve daha çok
kızartması yapılıyor.
* Mezeler : Rum kültüründen de etkilenmiş olan mezelerin , humus,
samarella , kızarmış hellim, çakıstes, dil, beyin, gabbar ve kereviz
turşusu gibi çeşitleri bulunuyor.
* Şeftali kebabı : Kıbrıs a özgü kebap çeşitlerindendir. Koyun ve ya
keçinin “telb” denilen iç zarının kıyma, soğan ve maydanoz karışımı ile dolma
şeklinde sarılması ile yapılan kebap, mangal ve ya ızgara da pişirilip Kıbrıs
pidesiyle sunuluyor.
* Babutsa ( diken inciri) doğada kendiliğinden yetişen bir kaktüs
meyvesidir.
* Molehiya : Arap kökenli bir tat olmasına rağmen yıllar içinde doğu Akdeniz’e
özgü bir lezzet haline gelmiş. Taze ve ya kurutulmuş molehiya bitkisinden etli
ya da etsiz yahni şeklinde yapılır.
* Ceviz macunu : Taze ceviz kabukları soyulup 6- 7 gün suda
bekletilerek acılığı alınır ve karanfilli bademli suda kaynatılır. Sonraysa şeker
ilave edilip pişirilir. Bu Kıbrıs’a özgü tatlıyı kahve yanında sunuyorlar.
* Zivaniya : Kıbrıs’a özgü bir içkidir. Yüksek oranda alkol içerir ve
mayalanmış üzüm posasının damıtılmasıyla elde edilir. Soğuk ve shot olarak
içilir.
İyi Tatiller ....
MEY blu - Cratos |
Tarihi Girne limanı |
MEYlenmek: İstanbul'un Yakın Cenneti BÜYÜKADA
MEYlenmek: İstanbul'un Yakın Cenneti BÜYÜKADA: BÜYÜKADA Yazın tüm sıcağıyla kendini hissettirdiği bu günlerde özellikle İstanbul'da yaşayıp uzak tatillere gidemey...
18 Haziran 2016 Cumartesi
İstanbul'un Yakın Cenneti BÜYÜKADA
BÜYÜKADA |
Yazın tüm sıcağıyla kendini hissettirdiği bu günlerde özellikle İstanbul'da yaşayıp uzak tatillere gidemeyenler için iyi bir kaçış noktası Büyükada. (http://www.adalar.bel.tr/tur1.asp) Ben de sizlere bu güzel tatil günlerinde büyük adayı yazarak anımsatmak istedim
Büyükada, prens adaları olarak da bilinen İstanbul açıklarındaki adaların en büyüğü. Eski Yunanca adı Prinkipos Πρινκηπος olan ( anlamı Prens tir) ada en çok turist alan ada konumunda.
Adanın iki önemli tepesi bulunuyor . Bunlar 203 mt yüksekliğindeki Yüce tepe ( ki burada herkesin bildiği Aya Yorgi manastırı ), diğeri de 164 mt yükleğinde kuzeyde yükselen Manastır tepesi. ( bu tepeyi dünyanın en büyük 2., Avrupa'nınsa en büyük tek parça ahşap binası olan Rum yetimhanesinden tanıyabilirsiniz).
Adada motorlu taşıtlar yasak olduğundan İstanbul gibi büyük şehirlerin kirli havası ve gürültüsü yerini mis gibi ağaç, çiçek, deniz yosun kokusuna yerini bırakıyor.
Gerek haftasonu gerekse uzun tatillerinizde sizlerde adayı tercih edebilirsiniz
Benim bulduğum her fırsatta kaçıp geldiğim ve kendimi İstanbula 30 dk uzakta ama başka bir destinasyonda hissettiğim önemli bir yer Büyükada
Her zaman ki gibi sizler için bir MEYkafası önerileri ve deneyimlerimden yola çıkarak tavsiyeleri hazırladım. Notlarınızı alın ve ilk fırsatta sizlerde çantanızı alıp bunları yapın dedi MEY
Rum yetimhanesi |
Gezin & Görün
*Lev Troçki evi
*Reşat Nuri güntekin evi
*Aya Yorgi manastırı
*Aya Nikola manastırı
*Rum yetimhanesi
*Adalar Müzesi ( İstanbul'un ilk çağdaş kent müzesidir)
*Eskibağ plajı
*Halik koyu plajı
*Prenses koyu plajı
*Yörükali Plajı
*Nakibey plajı
*Kumsal plajı
*Aya Nikola plajı
Yeme - İçme *
Adanın en büyük eksiklerinden olarak gördüğüm konulardan biri yeme - içme - eğlence
Sahilde boncuk edasıyla dizili balık rakı ağırlıklı Yunan müziği çalarak cezbetmeye çalışan ama hepsinin köşebaşında bekleyen bir çığırtkanının olduğu ve nerdeyse yürümenize engel kolunuzdan kapıp masalara oturtmaya hazır restoranlarını önermeyeceğim.
Ancak iyi haber yakında adanın iki güzel mekanı olacak. Biri Sergüzeşt otel bünyesindeki Sermest cafe&bistro, diğeri Büyükada şekercisinin devamı olacak Büyükada Bistro Candy Garden.
Temmuz ayında bu iki mekanı da görüp sizlerle paylaşacağım.
Büyükadada çok sayıda pansiyon ve otel mevcut. Beş yıldızlı olanlarından butik olanlarına dek.
Ancak benim deneyimlediğim ve önereceğim iki yer var.
Birisi iki yıl önce bir foto çekimimde kullandığım Splendid otel ( 5* ve tarihi bir bina )
Diğeri ise çok yeni bir butik otel olan Sergüzeşt otel . (4*)
Geçtiğimiz mayıs ayında açılan otel 3 katlı 1930 lardan kalma bahçeli bir köşk.
Otelin sahipleri tatlı çift Hakan ve Hale Aydın. Minimalist dekoru mimar Kerim Kürkçü'ye ait. Beyaz bina, renkli vitray camları ve yemyeşil çiçeklerle süslü bahçesiyle daha sokağın başından sizi büyülüyor.
Butik otel Sergüzeşt, 10 odalı. Bunlardan ikisi suit. ( 6 ve 10 numaralı odalar )
Nefis ada manzarası ve balkonlarıyla gerçekten çok keyifli. Ben 6 nolu odada kaldım ve bizzat deneyimledim.Yüksek tavanı, şık sade dekoru, beyaz duvarları ve ışık alan geniş pencereleriyle oda oldukça ferah. Balkon keyfi zaten apayrı. Erik ağacına bakan odanın balkonunda saatlerce oturup kitap okumak ve kuş seslerinde huzur depolamak .... Kim istemez ki?
Sergüzeşt otelin bir başka güzel yanı, ilk kez Singapur AirPort da gördüğüm "butterfly garden" kadar çok kelebeğin bahçesinde dolaşıyor olması.
Otel oldukça yeni ve şimdilik oda kahvaltı hizmeti veriyor ancak temmuz ayı itibarıyla Sermest cafe & bistro özel menüyle adada iddialı bir çıkış yapacak.
Otele ulaşım oldukça kolay. İskeleden 10 dk yürüme mesafesinde bulunan otele bu linkten ulaşarak daha detaylı bilgi alabilirsiniz. MEY gitti gördü, kaldı ve öneriyor. Gittiğiniz de benim için de fotoğraf çekmeyi, keyif yapmayı ve açılışını yaptığım gökkuşağı hamağında ( ona bu adı ben verdim) huzur bulmayı unutmayın. :)
www. serguzestotel.com
************** ************** ***************** ***********
Büyükada Şekercisi |
Şimdi Büyükadaya gelmişken yeni başka neler var dedim ve acayip tatlı bir dükkandan bahsetmeden geçmeyeceğim.
Büyükada Şekercisi Candy Island. (www.buyukadasekercisi.com)
Sahibi Yonca mı daha tatlı yoksa dükkanın dekoru mu ahh ya da içindeki rengarenk şekerlemeler mi bilemedim. Gidenler benim için de karar versin.
23 nisan 2015 de aılmış bu güzel mekan. Adada tek . İçeride her renk ve tatdan şeker bulabilir çocukluk günlerinize dönebilirsiniz. Elbette benim gibi şeker yemeyip sadece görünüşüne bayılanlardansanız bu kez başka tatlar mevcut ki ben diyetim de bile hayır diyemedim ve yedim. Kahve çeşitleri (3. nesil demleme kahve yapıyor ki adada ilk ) ev yapımı limonatalar ve tatlılar güzel Yonca'nın ellerinden çıkıyor ve masanıza kadar servis ediliyor. Taptaze ve gerçekten lezzetli.
Temmuz başında yan sokağında eşi Erdinç bey dükkanın devamı niteliğinde başka güzel bir mekan açma telaşında bugünlerde. Ben de merak ve heyecanla bekliyorum. Temmuz da gidip mutlaka deneyimleyeceğim. Bahçe içindeki güzel bina Büyükada Bistro Candy Garden adıyla hizmet verecek. Hazırlık aşamasında gördüğüm kadarıyla bile nefis bir bahçe olacağı kesin. Özel menü de hazırladıkları bilgisini aldım :) artık beklemek ve gidip test etmek kalıyor.
23 Mayıs 2016 Pazartesi
SİCİLYA Notları II - PALERMO
palermo cattedrali |
Catania dan sonraki
rotamı Palermoya çevirdim. Doğumgünümü orada geçirmek istediğimden sabah
erkenden otel çıkışımı yapıp bana tren öneren dostlarımın sözünü dinlemeyerek
çok daha kısa süren otobüs yolculuğunu tercih ettim. ( doğru karar vermişim)
Sizlerin zaman
sorunu yoksa ve elbette daha güzel bir güzergah çizen tren yolculuğunu
tercih edebilirsiniz.
Otobüs yaklaşık iki
saatte bir bulunuyor ve 12.5 euro fiyatlı. Iki firma gidiyor ve sadece Palermo
deği diğer şehirlere de bu şekilde ulaşım sağlayabilirsiniz. Ben sais
firmasıyla yolculuk ettim. Otobüsleri oldukça konforlu rahat ve hızlı. Yaklaşık
2 saatte Palermoya ulaştım.
Her zamanki
gibi merkezde otel tercihi yaptığımdan taksi ile 5 dk da otele vardım.
Nefis bir otel seçtiğim için kendimi kutladım. Öyle güzel bir konuma sahip ki
dört bir yanından tüm önemli noktalara ulaşabiliyorsunuz. Odama eşyaları
bırakıp, resepsiyondan haritamı alıp kendimi güzel Palermo sokaklarına
bıraktım.
Palermo da gittiğim
günlerde şansıma muhteşem ferrarilerin sokaklarında cirit attığı bir özel güne
denk geldim. Tüm gün muhteşem motor sesleri eşliğinde kahve kokusu , neşeli
insanlar ve estetik şaheseri yapıtlar arasında dolaştım. Neredeyse tüm
kiliselere ve müzelere girdim. Bol bol nefis şaraplardan içtim, yemeğe de fazlasıyla
doydum.
Bu güzel şehirde de
elbette bol bol yürüdüm ancak itiraf edeyim ki benim kadar yürüyen çok azdır. O
nedenle ayaklarımı hissetmediğim ve bayılacak gibi olduğum anlarda üç
tekerlekli ve üstü açık şirin araçlar
yardımıma koştu. Normal taksi yerine onları tercih ettim. (tuk tuk ya da
triportör) (nino tour :00393476675262)
Şehir bir kaç
bölgeye ayrılıyor. Harita alıp bence önce bu bölgeleri ve oralarda
görülecekleri işaretleyin. Sonra da sırasıyla başlayın. Hem zamandan
kazanırsınız hem de daha planlı yürümüş
olursunuz. Viale Della Liberta, Via Ruggero
Settimo, Via Magueda, Vie Oreto dümdüz ve birbiri ardına devam eden en
önemli ana caddeler. Bir de bunları kesen Corso Vittoria Emanuele var. Sizler bu iki caddeyi baştan sona
yürürseniz ve sağınıza solunuza bakarsanız zaten herşeyi görmüş olursunuz. Ara sokakları
ise cesur gezginler ve Mey kafalılar dolaşsın. Asıl
güzellikler hep derim ki o kaybolunan sokaklardadır.
müze bahçesi cennet köşesi |
güzel sokaklar |
garibaldi bahçesinde muhteşem tuhaf ağaçlar |
şehri tepeden görmeyi seviyorum. katedralin kubbesi |
palermo katedralinin içindeki burcuma ait nefis resim |
palermo katedralinin yanındaki sokakalrda görülmeye değer. |
Tüm bunları size
listemde yazacağım. O zaman MEYce Palermo listesini hemen sıralayayım.
Görün :
* Palermo katedrali
( içindeki güneş saatini ve burçları temsil eden mermerleri görün ama apsis
önünde yere bakarak , böylece kutsal bölge önünde istemesenizde başınızı
eğiyorsunuz J)
* Capitolare Di San
Cataldo kilisesi
* arkeoloji müzesi
* cappella palatine
* Fontana Pretoria
* mercato di Ballaro
* palazzo dei
Normanni
* teatro Massimo
(muhteşem ötesi bir bina ve içindeki rehberli tura mutlaka katılın bir konser
mutlaka izleyin)
*Quattro canti
catacombe dei Cappuccini |
2 yaşında ölen ve 1920 den beri hala uyuyor gibi duran Rosalia Lombardo |
Dünyanın en korkunç
yerleri listesinde olan bu yeraltı mezarı gerçekten herkese göre değil. Tam 8
bin ceset olmayan gözlerine rağmen size bakıyor ve ıssız labirent gibi soğuk
karanlık koridorlarda yalnız yürümek pek normal değil. Ama mey kafası
doğumgününü bir bölümünü burada geçirdi. Üstelik yalnız . :)
yeme – içme
* ferro di cavallo (
sicilya tatları için enfes yer. Üstelik cannoli (tatlı)nefis yapıyorlar.
* zia pina
*pizzeria frida
*la bufalella
* cannoli
(vitt.emanuele 407, yerel tatlıyı bir de burda yiyin)
* pizzo &pizzo
( nefis pizzalar,
risottolar, makarnalar, tatlılar ve deniz ürünleri yemek için en güzel
yerdesiniz. Ayrıca yerel tatları da mutlaka deneyin. Bu at eti olsa bile. Şarapları
ve mis gibi kahveleri de bol bol için. Yani tadını çıkarın)
konaklama
* a casa di amici
*grand hotel piazza
borsa
*grand hotel wagner
5* ( konumu nefis ve özel olan bu oteli tercih ettim. Fiyatı yüksek ama
öneririm)
alışveriş
şehir alışveriş
çılgınları için ideal. Tüm büyük markalar aynı cadde üzerinde sıralanıyor.
Şirin bir turistik
eşya bulabileceğiniz yer Corso Vittoria Emanuele de Mediteraneo .
Sonuç:
Tüm seyahatlerinizde
an ı yaşayın, ne geride bıraktığınızı ne de gelecek günleri düşünmeyin. Bulunduğunuz
yeri ve saati yaşayın. Yerel tatları deneyin. Kendinizi sokaklara bırakın,
onlar size yolu fısıldar. Acele etmeyin ama zamanı iyi kullanın. Önerileri not
alın ama kendi deneyimlerinizi de kendiniz yapın, dedi Mey ,
Ben bu güzel adayı
da şehri de çok sevdim, giderseniz siz de çok seveceksiniz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)